Günümüzde daha çok gündeme gelse de binlerce yıllık insanlık tarihinde her zaman var olan bir başka fenomenden bahsedeceğiz; kolestrol!
Kendisini çokça duymuşuzdur. Zira her gün televizyonlarda sıkça gördüğümüz diyetisyenlerin en önemli ekmek kapısıdır kendisi. Bunun nedeni ise sağlıklı yaşam ve beslenme adına muhteşem bir rolü vardır. Peki bu kolestrol nedir? Gelin karmaşadan uzak basitçe bakalım...
Kendisi bir yağ türü. Kan yağı da diyebiliriz kendisine. Yağlar konusuna daha önce değinmiştik. Kolestrol arkadaşta bu familyadan ve sinsi bir arkadaş biraz. Yediklerimizle doğrudan ilişkili olarak artıp azalabiliyor ve sağlığımızı doğrudan etkiliyor. Ayrıca hep "kötü" niyetli olduğunu işitsek de kendisi sağlığımız için oldukça da önemli.
Kolestrolün bir yağ türü olduğunu gördük. Kan yağı!. Karaciğer tarafından üretilir ya da tam yağlı peynir, kırmızı et, tereyağı ve yumurta gibi gıdalarda da bol miktarda bulunur. Damarlarımızda "lipoproteinler" vasıtası ile taşınırlar. Çokça duymuşsunuzdur "iyi" ve "kötü" kolestrol diye. İşte bu noktada ortaya çıkar bu kavramlar. Kolestrol yüksek dansiteli lipoprotein (HDL) ile taşınıyorsa "iyi", düşük dansiteli lipoprotein (LDL) ile taşınıyorsa "kötü" kolestroldür. Pekala bunlar nedir?
HDL iyi kolestroldür. Yani böyle bilinir camiada. Çünkü HDL dokulardaki kolestrolü toparlayarak dışarı atılmasını sağlar. Damar mamar tıkanmaz yani! En önemli özelliği de vücudumuzda üretilmesidir. Vücut kendi kendini sırtından bıçaklamaz yani. HDL, kahramanımız!
Görüldüğü gibi kolestrol çok ince bir çizgi. Dışarıdan alınanla vücutta üretilen arasında dağlar kadar, taban tabana bir fark var. İyi ve kötü...Siz siz olun dikkat edin...
En yeni yazılar mailinize gelsin istiyorsanız, mailinizi bırakın gitsin!
0 yorum:
Yorum Gönder